TAVŞAN ,TİLKİ VE KARTAL

Tavşan , Tilki ve Kartal

TAVŞAN , TİLKİ VE KARTAL

 Büyük bir ülkenin küçük bir ormanında güzel sevimli  bir tavşan yaşarmış. Bu tavşan Bir gün ormanda geziye çıkmış. Hava çok güzelmiş. Bir ağaç dibinde güneşlenmeye karar vermiş. Bayan tavşan güneşlenirken . Birden tüyleri parıl parıl yakışıklı bir tilki ilerdeki yoldan gitmekteymiş. Bizim tavşan Tilkiye ilk görüşte aşık olmuş. Olmuş olmasında Tilkini can düşmanı olduğundan habersizmiş. Bizim tavşan aşık aşık gezinirken arkadaşları durumu fark edip yanına gelmişler.

 Tavşanlar ‘ Ah tavşan kardeş neyin var ? Çok mutlu görünüyorsun yoksa bir beyle mi tanıştın ? ‘demişler.

 Tavşan biraz utanarak ‘ Bir bey gördüm kendisini çok beğendim. Ancak kendisi ile tanışamadım. Onunla tanışıp arkadaş olmak istiyorum ?’ demiş. Tavşanın arkadaşları tavşan için çok sevinmişler. Onu yüreklendirip gidip o beyle tanışmasını tavsiye etmişler. Ama tavşanın sevdiği beyin tilki olduğundan kimsenin haberi yokmuş. Bizim tilki bunlardan habersiz ormanda gezerken karnıda acıkmaya başlamış. Bu sırada ormanın yüksek yerlerinde yuva yapmış kartal süzülerek kendisine ve yavrularına yemek aramaktaymış. Bu sırada tavşanları görmüş. Bakmış çok kalabalıklar hemen kaçıp kaybolurlar bekleyip birini avlarım derken konuşmaları duymuş. Hemen
 Kartal ‘ Ben bu tavşanı izliyim. Beğendiği tavşanla buluştuğunda ikisini birden avlar bugünü de karnımızı doyurmuş oluruz ‘ diye düşünmüş. Tavşanı izlemeye başlamış. Bizim tavşan durumdan habersiz ormanda sevdiği beyi ararken sonunda bir ağaç arkasında saklanmış. Bir yerlere bakan tilkiyi görmüş. Yavaş yavaş tilkiye yaklaşırken bir taraftanda saçını başını düzeltiyormuş. Kartal bu durumu görüp şaşmış.

 Kartal’ Bu tavşan ne yapıyor ? Tilkinin yanına mı gidiyor? Bizim yemek yemek olacak ?’ diye düşünürken bakmış. Tavşan tilkiye hayran hayran bakıyor o zaman durumu anlamış. Kartal ‘ Bu tavşan bu tilkiye yem olmaya olacakta . O yem olmadan ben bu ikisini alıyım ‘ diye düşünüp. O keskin gözlerini açıp bir ağaçın tepesinde beklemeye başlamış.
 Bizim uyanık tilki kartalın tepesinde dolaştığını fark edince hemen kaçıp kaybolmaya hazırlanırken bir de bakmış. Geriden şöyle güzel mi güzel besili bir tavşan ona doğru geliyor. Hemde onu görmesine rağmen. Şaşmış. ‘ Bakalım ne olacak ? Bu kartal kesin bu tavşan için bekliyor. Bu tavşanda neyine güveniyorsa bana doğru geliyor. Ben bu kartaldan önce bu tavşanı avlar hemen bir deliğe girerim diyip. Pençelerini gerip tavşanın üstüne atlamaya hazırlanırken.

 Tavşan ‘ Bayım bakar mısınız? Ben sizinle tanışmak istiyorum ?’ demiş.

 Tilki duyduklarına inanamamış ama Tavşanın onun kim olduğunu anlamadığını anlayıp hemen bir oyun düşünmüş. Hemen Tavşana yanaşıp gözleri parlayarak.

Tilki: ‘  O Merhabalar hanım efendi sizinle tanışamak onuru bana ait. ‘ diyip tavşanın elini öpmek istemiş. Tavşan hemen elini uzatmış. Bir de bakmış ki tilkinin gözleri farklı parlıyor. Duruşu bir garip. O an tilkini onun için dost değilde düşman olduğunu anlamış anlamasında ne kaçacak delik ne yanlışını düzeltecek zamanı varmış. Bizim tavşan bin pişman üstüne atlayan tilkiden kaçmaya çalışırken. Tilki tavşanı ayağından yakalayıp tutmuş. Onu bir deliğe sürüklemeye çalışırken gariban tavşan göz yaşı döküp çırpınıyormuş. ‘ Beni bırak ben sana bir şey yapmadım ki !’ diyip duruyormuş. Tilki ben yakaladım şimdi kartaldan kurtulurum derken keskin bakışlı kartal bir rüzgar gibi gelip bizim tilkiyi o havalı kuyruğundan yakalayıp havalanmış. Havada tilki ve ayağından yakaladığı tavşanı yuvasına götürürken ‘ Bir taşta iki kuş. Kısa günün karı. Sen onu avlamaya çalışırken ben ikinizi avladım. Şimdi sizinle çocuklarımın ve kendimin karnını doyuracağım ‘ demiş.

Ava giden avlanır!

Mavi İlkay Masal.

Değerlendirme: 1 / 5.

7 yorum

Yorum bırakın