alıce harikalar ülkesinde 2

Alıce

ALICE HARİKALAR ÜLKESİNDE

 Alıce yalnızlığı kısa sürmüş. Birde bakmış Beyaz Tavşan tekrar geliyor. Kaybettiği eldivenlerini arıyormuş.Tavşan Alıce Mary Ann sanıp ondan eldivenlerini getirmesini istemiş .Alıce de koşup eldivenleri getirmeye gitmiş. Tabelada B Tavşan yazılı evin önünde durmuş. Evin girip koşarak eldivenleri aramaya başlamış. Bir odada eldiven ve yelpaze bulup almış ve alıp gitmeye çalışırken gözüne üstünde beni iç yazan küçük bir şişe görmüş.Alıce: ‘ Bakalım. Bu ne işe yarıyormuş. Artık küçük olmaktan sıkıldım. ‘ demiş. Bakmş boyu büyümüş odaya sığamaz olmuş. Elinin birini dışarı sarkıtmış.Bir bacağınıda bacadan dışarı çıkarmış.  Tavşan evine gelince garip bir şey olduğunu anlamış. Yardımcısını çağırmış Pat pat . Yardımcısına sormuş oda el demiş. Oda onu evden çıkar gerekirse patlayıcı kullan demiş ve Sesi duyan Alice eliyle  tutmaya çalışmış tavşanda telaşla Bill telaşla sen bacadan gir bak bakalım demiş.Bill bir kertenkeleymiş. Alıce bacadan girmeye çalışınca ayağıyla vurmuş ve fırlamış. Bunun üzerine evi ateşe vermeye karar vermeye karar vermeye karar vermişler Alıce avazı çıktığı kadar  bağırmış. Bir süre sonra camdan içeri onlarca kek atmaya başlamışlar. Alıce çok şaşırmış ve’ keklerden birini yersem küçülürüm’ diye düşünmüş.Keklerden yemiş ve küçülmeye başalmış. Yeterince küçülünce hemen koşarak kaçmış. Bir süre sonra ormana ulaşmış.

  Bakmış çok küçülmüş bu seferde eski boyuna ulaşmanın yolarını aranmaya başlamış. Tekrar güzel bahçeyi aramaya karar vermiş bu sırada başının üstünde bir havlama sesi duymuş.Küçük köpek patisini uzatmış onunla oynamak istiyormuş. Ama Alıce küçük olduğunu hatırlayıp ondan korkmaya başlamış. Bir dal parçası bulup onunla oynamış ve uzağa atıp bir devedikenini arkasına saklanmış. Köpek onu bulunca bu sefer dalı daha uzağa atmış ve o sırada Alıce çok uzaklara kaçmış.

 Alıce Bakmış çiçekler otlar bile ondan büyük sadece bir mantar onun boyunda Birde bakmış üstünde Mavi bir tırtıl oturmuş nargilesini tütürüyormuş.

Tırtıl uykulu sesle: ‘Sen kimsin ‘demiş.

 Alıce utana sıkıla : ‘ Bende şua n pek bilmiyorum’ demiş.

 Alice ve tırtıl bir süre konuşmuşlar. Sonunda tırtıl Alıce öğüt vermiş: ‘ Çabuk sinirlenme ‘ demiş Alıce ona William Babanın kocaman göbeği ile baş üstü durmasını anlatan bir hikaye anlatmaya çalışmış . Tırtıl bir süre sonra mantarın üstünden inip giderken Alıce’ Bu mantarın bir tarafı büyütür diğer tarafı küçültür ‘ demiş. Ama hangi tarafın ne işe yaradığını söylememiş.

Alıce mantarı kucaklayıp her iki tarafından da bir parça koparmış. ’Bakalım hangisi ne işe yarıyor ‘ diyip sağ elindeki parçadan bir ufak parça ısırmış.Birden çenesi ayağına değmesin mi! Hemen diğer parçadan ısırmak istedi . Ama olmadı çok zorladı sonunda sol tarafından ısırdı. Kurtuldum diye sevindi. Birde baktı omuzlarını göremiyor. Birde bakmış boynu uzamış. Yeşil yaprakların arasından uzun bir sap gibi görünüyormuş. Ağaçların arasında dolaşmaya başlamış başlamasında sonunda dolaşı vermiş.’ Ah zavallı ellerim nereye gittiniz. Benim omuzlarıma ne oldu diye söylenirken’ Bir güvercin üstüne gelmiş ve kanatlarıyla yüzüne vurup ‘ Yılan yılan ‘ diye bağırmaya başlamış. Alıce ona ‘ben yılan değilim’ dese de inandıramamış. Güvercin yılanlarla başının dertte olduğunu anlatmış. Nerede yuva yapsa yılanlar rahat vermemekteymiş.

 Güvercin: ‘ Sanki kuluçkaya yatmak az dertmiş gibi birde gece gündüz yılan gözlerim üç haftadır gözüme uyku girmedi ‘ demiş.

 Alıce üzüldüğünü söyleyince güvercin bağırmaya başlamış: ‘ Tam en yüksek ağacı buldum güvendeyim derken baktım kıvrıla kıvrıla yukardan gelirler ‘ demiş. Alıce de kızıp ‘ Ama size yılan olmadığımı söyledim ‘ demiş. Güvercin: ‘ O zaman sen nesin ‘ diyince.  Alıce: ‘ Ben küçük bir kızım ‘ demiş.7

 Güvercin: ‘ Sen yumurta yer misin ‘ demiş.

 Alıce: ‘ yerim ‘ diyince . Güvercin gene ‘Yılan ‘ diye bağırmaya başlamış. Alıce ‘ Küçük kız çocuklarıda yumurta yerler demiş’

 Güvercin yuvasına yerleşirken : ‘ Ne olursan ol defol git ‘ demiş. Alıce de uzaklaşmaya çalışmış. Sonunda aklına elinde mantarlar olduğu gelmiş zorlukla bir ondan bir diğerinden ısırarak uzaya kısala sonunda normal haline dönmüş. Aslı boyuna dönünce çok garip hissettmiş. Hemen aklına o güzel bahçe gelmiş ve oraya girmenin yolarını aramaya başlamış. Bu sırada boyu bir karış olan bir ev görüp ona girebilmek için küçülmeye karar erip mantardan ısırmış. Boyu bir karış olmuş.

Alıce bir süre eve bakıp ne yapacağını düşünürken  birde baktı ki, korudan üniformalı bir uşak çıktı ve evin kapısını yumruklamaya başladı. Kapıyı başka üniformalı uşak açtı bu uşağın yusyuvarlak yüz kurbağa gibi patlak gözleri vardı. Dikkatli bakan Alıce Uşaklardan birinin peruklu bir  kurbağa diğeri ise peruklu bir balıktı.Biraz yaklaştı ve onları dinlemeye başladı.

 Elinde zarf olan uşak boyu kadar bir zarf çıkarıp kurbağa uşağa uzatıp ciddi bir sesle: ‘Düşes hazretlerine kraliçe nin kriket partisi için yolladığı çağrı .’ Kurbağa uşak söylenenleri tekrarladı. İki uşak birbirlerini selamlarken birbirlerine dolaştılar. Alıce uşakların bu haline çok güldü.  Balık uşak gitti. Kurbağa uşak kapıda kaldı. Alıce içeri nasıl gireceğini sormuş ama uşak : ‘ Kapıyı çalmanın hiçbir  yararı yok’ dedi. Alıce dayanamadı  kapıyı çaldı açan olmayınca kapıyı açtı ve eve girdi.

Kapı baştan başa dumanlı kaplı geniş bir mutfağa açılıyordu. Düşes tam ortada, üç bacaklı bir taburenin üstünde bir bebek emziriyordu. Aşçı ise ocağın üstüne eğilmiş içi çorba dolu bir kazan karıştırıyordu.’

 Alice aksırığını tutmaya çalışarak ‘Bu çorbanın biberi çok fazla galiba’ diye söylendi.

 Her yer biberle kaplıydı. Düşes bile aksırıyordu. Bebek bile aksırıyordu. Aşçının yakınında ocağın yanında gülümseyen iri bir kedi vardı. Alıce kedinin neden güldüğünü Düşese Alıce: ‘ Acaba kedisidir de ondan. Domuz kılıklı ‘dedi. Alıce kediye mi dedi bebeğe mi dedi anlamadı. Alıce kedinin gülümsemesine çok şaşırdı. Bu sırada aşçı kazanı ocaktan indirip düşese maşa , kürek arkasından tabak atamaya başladı.Alıce korkuyla bir yerlere kaçmaya çalışarak sıçrarken : ‘ Ne olursunuz yapmayın ‘ diyordu.Bu sırada havada uçan bir tencere bebeğin burnunu üstünden geçti. Alıce: ‘ Gitti bu güzel burun’. …Düşes sonunda : ‘ Al şuna biraz da sen bak ‘ dedi ve bebeği Alıce fırlatı. Düşes: ‘ Benim hazırlanmam lazım. Kraliçeyle kriket oynayacağım ‘ dedi. Alıce bebeği alıp dışarı çıktı biraz dolaşırken baktı bebek homurdanıyor dikkatli bakınca bebeğin domuza benzeyen  bir burnu vardı. Sonunda bebeğin aslında domuz olduğunu anlayıp domuzu kucağından indrip bıraktı. Bu sırada bir ağaçta kurulmuş Cheshire kedisini görünce yüreği hopladı.’Alıce Cheshir kedisinin pençelerinin çok uzun olduğunu düşünüyordu.

 Alıce kediye: ‘ Lütfen buradan  ne tarafa gideceğimi söyler misin’ dedi. Kedi daha çok gülümsedi.

 C.Kedisi: ‘ Nereye girmek istediğine bağlı ‘ dedi.

 Alıce: ‘ Yeter ki bir yere varıyım ‘dedi.

 C.Kedisi: ‘ Yürümekten yılmazsan bir yere varısın ‘ dedi.

Alıce: ‘ Buralarda oturanlar nasıl insanlar’ dedi.

 Kedi patisiyle yuvarlak çizerek : ‘ Şurada şapkacı oturur şurada da Mart Tavşanı oturur ‘ dedi ‘ Hangisine gidersen git ikisi de delidir: ‘

 Alıce : ‘ Deliler arasında ne yapayım? ‘ dedi.

  C .Kedisi : ‘ Başka şansın yo ‘ dedi. Alıce : ‘ Sen de dli misin. Ben kedilerin deli olduğunu hiç duymamıştım ?’ dedi.

..

 C . Kedisi: ‘ Beliyim sende delisin ‘ dedi.

… C Kedisi: ‘ Sende Kraliçenin kriket partisine gelecek misin ‘ dedi.

 Alice: ‘ İsterdim ama davet edilmedim ‘ dedi.

 C Kedisi: ‘ Orda görüşürüz ‘ dedi ve gözden bir anda kayboldu. Az sonra kedi: ‘ Az daha unutuyordum bebeğe ne oldu ‘ dedi.

Alıce kedinin dönüşüne hiç şaşırmadı: ‘ Domuz oldu ‘ dedi.

 C Kedisi: ‘ Hiç şaşırmadım ‘ dedi.

 Alıce kendi kendine’ Mart Tavşanı görülmeye değer ‘ dedi. Bu sırada baktı C. Kedisi gene dalın üzerindeydi: ‘ Domuz mu dedin yoksa Muz mu  dedin ‘ dedi.

 Alıce biraz da kızarak: Böyle aniden kaybolman insanı sersem ‘ ediyor dedi. Kedide yavaş yavaş kayboldu.. En son gülümsemesi kayboldu.

  Alıce evin önüne geldiğinde bahçede bir masa kurulmuş olduğunu gördü. Masa bir ağacın altındaydı ve üstünde bir sofra kuruluydu. Masada Mart Tavşanı ve şapkacı oturuyorlardı aralarında garip bir şey vardı. Masada çay fincanları göze çarpıyordu. Alice biraz daha yaklaşınca aralarında Tarla Faresinin uyuduğunu gördü. Zavallı  tarla faresini yastık gibi kullanıyorlardı. Dirseklerini ona dayamış konuşuyorlardı. Alice bu hali görünce: ‘ Ah zavallı Tarla Faresi ! Neyse ki uyuyorda farkında değil  ‘ diye düşündü.

 Masa büyük tü ama üçü bir kenara sıkışmışlardı ve masanın etrafı bir sürü sandalye diziliydi. Alice in geldiğini görünce ‘ Yer yok … yer yok ‘ diye bağırdılar . Alice buna çok bozuldu ama bir kenara oturmaktanda vazgeçmedi.

 Mart Tavşanı: ‘ Biraz şarap alın ‘ dedi .

 Alıce masaya baktı şarap yoktu.

 Alice: ‘ Şarap yok ki ‘ dedi. Mart Tavşanı: ‘ Yok ‘ dedi.

 Alice: ‘ O zaman neden ikram etiniz bu kibar bir davranış değil ‘ dedi.

 Bir süre konuştular hatta uyuyan Tarla faresini uyandı ve Alıce ve diğerleri arasındaki tartışmaya katıldı. Sonra  Alice garip bir saat gördü Saat te bakınca saatin saati değilde ayın kaçı olduğunu gösterdiğini fark etti.Alice bilemeyeceği bir bilmece sordular. Alice bulamayınca sinirlendi ve ‘ zamanınızı böyle  cevapsız bilmecelerle harcamayın ‘ dedi. Şapkacı hemen atıldı ve Şapkacı zamanı tanıdığını söyledi : ‘ Onu tanısaydın zamanı harcamaktan bahsetmezdin. Ona karşı temkinli olurdum ‘ dedi. 

 Şapkacı: ‘ Zaman hiç unutulmaya gelmez ‘ dedi.

 Şapkacı: ‘ Mart tavşanı geçen mart delirince kupa kraliçesinin davetinde şarkı söyleyecekken bir yerinde takıldım. Kraliçede zamanaı öldürüyor . öldürün ‘ dedi ‘ O zamandan beri zaman hiçbir dileğimi yerine getirmiyor zaman hep altı çay saatti ‘ dedi. Alice o zaman masada neden bir sürü çay takımı olduğunu anladı. Bir süre sonra Alice den masal istediler o da : ‘ Sanırım masal bilmiyorum ‘ dedi.’ O zaman Tarla Faresi anlatısın ‘ dediler. Tarla faresi pekmez kuyusunun dibinde yaşayan kız kardeşlerinin masalını anlatmaya başladı.

Değerlendirme: 1 / 5.

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s