KÜÇÜK KUŞ

KÜÇÜK KUŞ
Büyük bir şehirde küçük bir kuş yaşarmış.
Bu kuş küçük mü küçük sevimli mi sevimliymiş. Her sabah küçük ve güzel yuvasında uyandığında hemen yuvasından uçar arkadaşlarının yanına gider onlarla özgürce gökyüzünde gezindikten sonra ‘ ben şehre gidiyorum insanlarla sohbet edeceğim ‘ der arkadaşlarından ayrılırmış.
Arkadaşları ‘ Yapma insanoğlu sana zarar veriri . Evinden barkından olursun. ‘ derlermiş.
Küçük bu sözleri umursamadan şehrin pencerelerinden süzülür insanoğlunu izlermiş. Böyle günler günler geçerken bir gün küçük kuş küçücük bir pencerenin önüne konduğunda küçük bir çocuğu yatakta yatarken görmüş. Çocuğun üstüne konup onunla sohbet etmeye başlamış. Çocuk küçük kuşu çok seviyormuş. Küçük kuş her geldiğinde ona yiyecekler ikram ediyormuş. Küçük kuşda çocukla sohbet etmekten çok hoşlanıyormuş; her gün çocuğa şehirde gördüklerini anlatıyormuş.
Çocuk her gün küçük kuşu bekler olmuş. Bir gün küçük kuş çocukla sohbet ederken küçük çocuk ‘ Ah arkadaşım keşke senin gibi küçük olsamda şu pencereden uçup özgürce gökyüzünde gezinsem ‘ dediğinde Küçük Kuş’ Ah arkadaşım sen insan oğlusun keşke bende senin gibi olsamda her istediğimi yapabilsem ‘ demiş. Çocuk ‘ Ah arkadaşım ben özgür değilim ki bu odadan başka bir yeri göremiyorum ‘ dediğinde küçük kuş çok üzülmüş ‘ Neden arkadaşım ?’ diye sormuş. Küçük çocuk hasta olduğu için odadan çıkamadığını anlatmış. Küçük kuş çocuğa ‘ Sen insanoğlu istersen iyileşe bilirsin. Sen iyileşene kadar ben sana her gün gelip gördüklerimi anlatmış.
Küçük kuş küçük çocuğu her gün görmeye gitmiş. Çocukta her gün biraz daha iyileşmeye bşalamış ama bunu küçük kuşa hiç söylememiş. Arkadaşını kaybetmek istemiyormuş. Bir gün küçük kuş çocuğu görmek için pencereden içeri süzülecekken orda sinmiş bekleyen bir kedi bizim küçük kuşu gözüne kestirmiş ve küçük kuş pencereden içeri girecekken üstüne atlamış ve yakalayı vermiş. Çocuk bunu görmüş. Küçük kuş ise çaresizce çocuktan yardım istiyormuş. Kedi tam küçük kuşu midesine indirecekken çocuk koşup kediyi yakaladığı gibi pencere önüne bırakıp küçük kuşu avucuna saklamış. Küçük kuş titriyormuş. Birde bakmış karşısındaki kedi değilde arkadaşıymış. Çok şaşırmış.
Küçük kuş’ Ama sen hasta değil miydin ? Kediye ne oldu?’
Küçük çocuk kapalı pencerenin önünde içeri girmeyi bekleyen hayin hayin bakan kediyi görmüş. Korkuyla titremiş. Küçük çocuk kuşu sevip rahatlamış ‘ Korkma arkadaşım o sana zarar veremez. Ben iyileştim senin arkadaşlığın sayende ama sen ben iyileştiğim için yanıma gelmezsin diye söyleyemedim ‘ dediğinde küçük kuş çocuğun iyileşmesini çok sevinmiş. Bu sırada birde bakmış odada boş bir kuş kafasi var çocuğun onu ona kapatacağından korkup çırpınıp çocuğun avucundan kaçmaya kalktığında çocuk ‘ Ne oldu küçük arkadaşım ‘ diye sormuş.
Küçük kuş ‘ Ben senin arkadaşım olduğunu sanıyordum beni kafese kapatmak mı istiyorsun ‘ demiş.
Küçük çocuk ‘ Öyle şey olur mu! Sen benim arkadaşımsın. Ben uzun yıllardır bu odaya kapanmışken sen benim özgürlüğüm oldun. Hadi gel cebime kon biz beraber sokağa çıkalım bana anlatığın yerlere gidelim ‘ dediğinde küçük kuş çok mutlu olmuş. Küçük çocuğun tişörtünün cebine girmiş beraber sokağa çıkmışlar .
O günden sonra iki arkadaş her gün buluşup şehrin sokaklarında gezmiş. Küçük kuşa hiçbir kedi zarar verememiş. Mavi İlkay Masal.